3 Mayıs 2007 Perşembe

HIÇKIRIKLAR (arz-ı halimdir!!)

Saatler bitmiyor; yapayalnızım
Gülmek istiyorum, gülemiyorum
Sensiz olmak mıdır hep alın yazım
Bilmek istiyorum, bilemiyorum

Esirgedin nazlı, hilal kaşını
Harap ettin çiçek kokan başını
Yüreğime akan gözüm yaşını
Silmek istiyorum, silemiyorum

Sanki her şey efsaneydi, masaldı
Ayrılık ruhumu elimden aldı
Gözlerim yollara takılıp kaldı
Gelmek istiyorum, gelemiyorum

Göğüs germek için acılarıma
Titreyişlerime sancılarıma
Seni bir kez olsun avuçlarıma
Almak istiyorum, alamıyorum

Saçılan bir köpük olmak dilinde
Boğulmak saçının ince telinde
Sır gibi sonsuza değin kalbinde
Kalmak istiyorum, kalamıyorum

Unutuyor beni sırlı gözlerin
İçimde bir yara işliyor derin
Kulakların, dudakların, ellerin
Olmak istiyorum, olamıyorum

Bölerek uykunu, rüyalarına
O kucak dolusu hülyalarına
Gece gündüz uçup aynalarına
Konmak istiyorum, konamıyorum

Deli gibi aşık olsa da güle
Kim acır çöllerde öten bülbüle
Bir gün alev alev yanıp ta küle
Dönmek istiyorum, dönemiyorum

Hıçkıra hıçkıra ağlamaktansa
Başına karalar bağlamaktansa
Bu yüreği her gün dağlamaktansa
Ölmek istiyorum, ölemiyorum.
Nurullah Genç

(arz-ı halimdir!)

2 yorum:

Adsız dedi ki...

MEHMEDİM
Zindanda iki hece.Mehmed'im lafta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de geri adam,boynunda yafta...

Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mi?..Belki ..Daha ölmedim!

Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...

Git ve gel... Yüz adım...Bin yıllık konak
Ne ayak dayanır buna ,ne tırnak!

Bir alem ki, gökler boru içinde.
Akıl almazların zoru içinde
Üstüste sorular soru içinde.

Düşün mü,konuş mu, sus mu ,unut mu?
Buradan insan mı çıkar,tabut mu?

Bir idamlık Ali vardı,asıldı
Kaydını düştüler,mühür basıldı.
Geçti gitti,birkaç günlük fasıldı

Ondan kalan,boynu bükük ve sefil;
Bahçeye diktiği üç beş karanfil...

Müdür bey dert dinler,bugün"maruzat"!
Çatık kaş...Hükumet dedikleri zat...
Beni Allah tutmuş kim eder azat?

Anlamaz;yazısız,pulsuz,dilekçem...
Anlamaz!ruhuma geçti bilekçem!

Saat beş dedi mi,bir yırtıcı zil
Sayım var, maltada hizaya dizil!
Tek yekun içinde yazıl ve çizil!

Insanlar zindanda birer kemmiyet;
Urbalarla kemik,mintanlarla et.

Somurtuş gibi bıçak,nara gibi tokat;
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...
Yalnız seccademin yönünde şefkat

Beni kimsecikler okşamaz madem
Öp beni alnımdan,sen öp seccadem!

Çaycı getir ilaç kokulu çaydan!
Dakika düşelim,senelik paydan!
Zindanda dakika farksız aydan

Karıştır çayını zaman erisin
Kopuk kopuk,duman duman erisin!

Peykeler,duvara mihli peykeler
Duvarda,başlardan yağlı lekeler
Gömülmüş duvara,bas bas gölgeler...

Duvar,katil duvar yolumu biçtin
Kanla dolu sünger... Beynimi içtin

Sukut...Kıvrım kıvrım uzaklık uzar
Tek nokta seçemez dünyada nazar
Yerinde mi acep,ölü ve mezar?

Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz?
Güneşe göç varda ,kalan biz miyiz?

Ses demir,su demir ve ekmek demir...
İstersen demirde muhali kemir.
Ne gelir ki elden,kader bu,emir...

Garip pencerecik,küçük daracık;
Dünyaya kapalı,Allah'a açık

Dua,dua eller karıncalanmış;
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış
Gözyaşı bir tarla,hep yoncalanmış

Bir soluk,bir tütsü,bir uçan buğu
İplik ki incecik,örer boşluğu

Ana rahmi zahir ,şu bizim koğuş
Karanlığında nur,yeniden doğuş....
Sesler duymaktayım;Davran ve boğuş!

Sen bir devsin,yükü ağırdır devin!
Kalk ayağa,dimdik doğrul ve sevin!

Mehmed'im,sevinin ,başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin,eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!

Yarın elbet bizim,elbet bizimdir!
Gün doğmuş ,gün batmış ,ebed bizimdir

Necip Fazıl KISAKÜREK

mz_Stranger dedi ki...

Ya Fettâh...
Ey sıkıntıda olanlara kurtuluş kapıları açan
Ey Kolaylık kapılarının açıcısı yüce Allah’ım...
Ya Vedûd
Sevgiye en layık olan,
Sevenlerin en büyüğü
Allah'ım.. Sevgini büyüt içimizde ve bu büyüklüğe denk bir de Sabır yarat gönlümüzde.. Ta ki kavuşma anına kadar ferah kılasın ruhumuzu...
Yalnız Sana güvenir,
Yalnız Senden medet umarız,
Bırakma ellerimizi Ya Veliyy...

Teşekkür ederim Mehmetabi.. Bu şiirleri nasıl da hemen gediğine oturtuyorsun ve durumu tamamlıyorsun!
Var olasın...

Leyla Değilim

 Leyla değilim dost, lakin çağırırsan çöllere gelirim. Sana yalan halde gelmem, toplarım özümü yalın halde gelirim. Kapıyı çaldığımda kim o ...