Muharrem Ayı ve Aşure Günü
"Şehrullahi'l-Muharrem" olarak meşhur olan, yani "Allah'ın ayı Muharrem" olarak bilinen Muharrem ayı, İlahi bereket ve feyzin, Rabbani ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı bir aydır.
Allah'ın ayı, günü ve yılı olmaz, ancak Allah'ın rahmetine ermenin önemli bir fırsatı olduğu için Peygamberimiz tarafından bu şekilde ifade edilmiştir.
“Aşûre günü” Muharrem ayının onuncu günüdür. Âşura Gününün Allah katında ayrı bir yeri vardır. Bugünde Cenâb-ı Hak on peygamberine on çeşit ikramda bulunmuş ve kudsiyetini arttırmıştır. Bu günlerde oruç tutmak çok faziletlidir.
Muharrem ayında, Aşûre gününde, tarihte çok önemli hâdiseler cereyan etmiştir. Bunlardan birkaçı şunlardır:
* Âdem Aleyhisselâmın tevbesinin kabulü
* Nuh tufanından kurtulanların karaya ayak basması
* Hz. İbrahim (a.s)’in atıldığı ateşten kurtulması
* Hz. İdris (a.s) ‘in göğe çıkarılması
* Hz. Süleyman’a saltanat verilmesi
* Hz. Yakub (a.s)’un, oğlu Hz. Yusuf (a.s)'a kavuşması
* Hz. Eyyub (a.s)’un yakalandığı ağır hastalıktan kurtulması
* Hz. Musa (a.s)'nın, kavmiyle beraber Kızıldeniz'i geçmesi, Firavun ve ordusunun denizde boğulması,
* Peygamberimizin (s.a.s) torunu Hz. Hüseyin (r.a)’in şehit edilmesi
gibi olaylar bugünde gerçekleşmiştir.
"Her kim Aşure gününde ailesine ve ev halkına ikramda bulunursa, Cenab-ı Hak da senenin tamamında onun rızkına bereket ve genişlik ihsan eder." (et-Tergîb ve'l-Terhİb, 2:116.)
Aşûre Tatlısı :
Rivayet edildiğine göre; Nuh tufanından kurtulanlar, Aşûre gününde selâmete erdiler. İman edenler felâketten, tufandan kurtulduklarında azıklarını açtılar. Buğday, nohut, fasulye vs. yiyecek maddelerini karıştırarak, pişirdiler... Pişirilen aş bereketlenerek herkesi ihya etti.
Aradan nice yıllar geçmiş olmasına rağmen iman edenlerin kurtuluş günü, zaman içinde “Aşûre” denilen bir tatlı yapılarak anılır ve yaşatılır oldu. Pek çok geleneklerimiz vardır ki, yediden yetmişe bütün millet fertlerini birleştirir, kaynaştırır, dayanışmaya, işbirliğine vesile olur. Aşûre geleneğimiz de bir tatlı ikramı gibi görünmekle beraber, sembolize ettiği mânevî hâdise ve meydana getirdiği kardeşlik atmosferi bakımından mühimdir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Leyla Değilim
Leyla değilim dost, lakin çağırırsan çöllere gelirim. Sana yalan halde gelmem, toplarım özümü yalın halde gelirim. Kapıyı çaldığımda kim o ...
-
‘’ÖLDÜĞÜM GÜN, TABUTUMU OMUZLAR ÜZERİNDE GÖRDÜĞÜN ZAMAN, BENDE BU CİHANIN DERDİ VAR SANMA... BANA AĞLAMA, YAZIK YAZIK, VAH VAH DEME......
-
Seyredelim..
-
İLİTAM FİNALLERİNİ BİTİRDİ... YÜZ AKI SONUÇLAR VERMEMİZİ DİLİYORUM! ELİMİZDEN GELENİ YAPTIK.. RABBİM MAHCUP ETMESİN İNŞALLAH.. BÜTÜN İLİTAML...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder