9 Ağustos 2008 Cumartesi


BERAAT GECESİ

Mübarek gecelerden biri de “Gündüzünü oruçla, gecesini de ibadetle geçirmemiz istenen şaban ayının on beşinci gecesi olan beraat gecesidir. Beraat; borçtan kurtulma, suç ve cezadan kurtulmak demektir. Dini anlamda ise, günahtan kurtuluştur. Yarattığı kullarına bir fırsat vermek için dergahına uzanan elleri affetmek için Allah'ımızın hediye ettiği müstesna bir gecedir.
Beraat gecesine mahsus şu beş haslet vardır:
1- Her mühim iş, o gece ayrılır.
2- O geceki ibadetin fazileti çok büyüktür.
3- İlâhî rahmet bol bol akar, fezayan eder, coşar.
4- Mağfiret, yarlığanma gecesidir.
5- O gece Peygamber Efendimize şefaat hakkı verilmiştir. Çünkü Peygamberimiz (s.a.v.) şaban ayının 13. gecesi ümmeti hakkında şefaat istemiş, bu şefaatin üçte biri kendisine verilmiş, 14. geceki talebinden sonra bu gece de şefaatın tamamı ihsan buy-rulmuş. Bu şefaatten mahrum olanlar devenin ürküp kaçtığı gibi kaçanlardır.
İlahi âdetlerden birisi ki, bu gece zemzem kuyusunun suyu artar. Şabanın on beşinci gecesi mübarek, beraat, Sâk (berat, ferman) ve rahmet isimleri verilmiştir. Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurur: “Sizden biri şabanın onbeşinci gecesine ulaştığında kaim olsun, gündüzünü de oruçla geçirsin. Şüphesiz ki Allahü Teâlâ o gece güneş batınca (keyfiyeti bizce meçhul bir halde) dünyaya en yakın göğe inerek (o andan) ta fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu? Ona mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu?Onu rızıklandırayım. Bir bela ile mübtela olan yok mu? Ona afiyet vereyim (beladan kurtarayım). Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu?” buyurur (ta sabaha kadar devam eder.) “Şüphesiz Allah Teâlâ şaban ayının onbeşinci gecesi (kullarına rahmetle) bakarve herkese mağfiret eder. Yalnız O'na şirk koşana veya müşahine (düşmanlık eden, Müs-lümanlara kin besleyenlere) mağfiret etmez.
Hz. Aişe validemiz Peygamberimiz'in şaban ayını geçirişini anlatır: “Nebi (s.a.v.)'nin tam tamına ramazandan başka bir ayı oruçlu geçirdiğini görmedim. Ve ben O'nun şaban ayından da daha çok oruç tuttuğu başka bir ayını görmedim. Bazen de O, şabanın tamamını oruçlu geçirirdi. Hz. Usame: “Ya Rasülal-lah, sizin şaban ayı kadar çokça oruç tuttuğunuz başka bir ay görmedim, bunun hikmeti ne ola?” demişti de, Efendimiz şu cevabı vermişti: “İşte bu insanların gafletle geçirdikleri receb ile ramazan ayı arasındaki bir aydır. O, amellerin Allah'a arz olunduğu bir aydır. Ben amelimin oruçlu olduğum halde Rabbimin katına arzolunmasını isterim."
Beraat gecesi, birçok sırlarla ve manalarla dolu bir gecedir. Bu gecede öylesine önemli hadiseler cereyan eder ki, sadece biz insanları değil, bütün mahlûkatı ilgilendirir.
Diyebiliriz ki, bu gece bir yıllık ilahi programın, mukadderatın yazıldığı gecedir. Ni-tekim bir ayette bu gecede her hikmetli işin ayırt edildiğine (44 Duhan, 4) dikkat çe-kilmiştir.
Beraatınızı tebrik eder, hepimizin beraatına vesile olmasını dilerim.

Hiç yorum yok:

Leyla Değilim

 Leyla değilim dost, lakin çağırırsan çöllere gelirim. Sana yalan halde gelmem, toplarım özümü yalın halde gelirim. Kapıyı çaldığımda kim o ...