Müzik

13 Ekim 2009 Salı

hep kahır!

Dur! bırak
Kaynasın kahvenin suyu
Bana istanbul'u anlat nasıldır
Bana boğazı anlat nasıldır
Haziran titreyişlerle, kaçak yağmurlar ardı
Yikanmış kurunur muydu o yedi tepe
Ana şefkati gibi sıcak güneşte
insanlar gülüyordu de
Trende, vapurda, otobüste
Yalan da olsa hoşuma gidiyor söyle
Hep kahır, hep kahır, hep kahır
Bıktım be

Dur! bırak
Kalsın, açma televizyonu
Bana istanbul'u anlat nasıldır
Şehirlerin şehrini anlat nasıldır
Beyoğlu sırtlarından, yasak gözlerinle bakıp
Köprüler, sarayburnu, minareler ve haliç'e
Deyiver ki bir merhaba gizlice
İnsanlar gülüyordu de
Trende, vapurda, otobüste
Yalan da olsa hoşuma gidiyor söyle
Hep kahır, hep kahır, hep kahır
Bıktım be

Dur! bırak
Kımıldama, kal biraz öylece ne olur
Kokun İstanbul gibidir
Gözlerin İstanbul gecesi
Şimdi gel sarıl, sarıl bana kınalım
Gök kubbenin altında orda da beraber
Çok şükür diyerek yeniden başlamanın hayali
Hasretimin çölünde bir pınar gibi
İnsanlar gülüyordu de
Trende, vapurda, otobüste
Yalan da olsa hoşuma gidiyor söyle
Hep kahır, hep kahır, hep kahır
Bıktım be

Hiç yorum yok:

Ağla gönlüm

 Sen ağlamaktan vaz geçtin diye oluyor hep bunlar..  Ağla gönlüm.. Ağla ki açsın bahar dalları..  Sen anlatmayınca içindekini; nerden bilece...