Müzik

21 Mart 2007 Çarşamba

Hacı Bektaş-ı Veli ve Mevlânâ

Bir adam kötü yoldan para kazanıp bununla kendisine bir inek alır.
Neden sonra, yaptıklarından pişman olur ve hiç olmazsa iyi bir şey yapmış olmak için bunu Hacı Bektaş Veli'nin dergâhına kurban olarak bağışlamak ister.
O zamanlar dergâhlar aynı zamanda aşevi işlevi görüyordu. Durumu Hacı Bektaş Veli'ye anlatır ve Hacı Bektaş Veli
- ' helal değildir ' diye bu kurbanı geri çevirir.
Bunun üzerine adam Mevlevi dergâhına gider ve aynı durumu Mevlana'ya anlatır.
Mevlana ise; bu hediyeyi kabul eder.
Adam aynı şeyi Hacı Bektaş Veli'ye de anlattığını ama onun bunu kabul etmemiş olduğunu söyler ve Mevlana'ya bunun sebebini sorar.
Mevlana şöyle der:
- Biz bir karga isek Hacı Bektaş Veli bir şahin gibidir. Öyle her leşe konmaz.
O yüzden senin bu hediyeni biz kabul ederiz ama o kabul etmeyebilir.
Adam üşenmez kalkar Hacı Bektaş dergâhı'na gider ve Hacı Bektaş Veli'ye,
Mevlana'nın kurbanı kabul ettiğini söyleyip bunun sebebini bir de Hacı Bektaş Veli'ye sorar.
Hacı Bektaş da söyle der:
- Bizim gönlümüz bir su birikintisi ise Mevlana'nın gönlü okyanus gibidir.
Bu yüzden, bir damlayla bizim gönlümüz kirlenebilir ama onun engin gönlü kirlenmez.
Bu sebepten dolayı o senin hediyeni kabul etmiştir."

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Hayırlı Sabahlar Merve Zeynep Kardeşim
Ne kadar güzel bir anlatmışsınız bu yaşanmış hadiseyi...
Hatırlattığınız için teşekkürler
"Tevazu ve mahviyette toprak gibi olmak"
İbret ve örnek alınacak büyük zatlar büyük insanlar...
Rabbim bizleri onlara layık etsin

Geçen hafta Hacı Bektaşi Veli Hazretlerinin makamını ziyaret ettim
"İncinsende İncitme"
Bu söz bile yeter insanlığın huzur ve kemali için...
Çok güzel şeyler duyduk ve yaşadık ben sadece kısaca bir şey anlatacağım...

Gerçekten çok büyük ve bağımsız bir aşevi vardı
Zamanında çok fakir fukara doyurmuş bu makam...
Gezerken çok görevli çok güzel şeyler anlattı
Bunlardan birisi Dergahta görevli Kahveci Babanın hikayesiydi
Kahveci Baba dergah mensupları ve misafirlere kahve hazırlamak için malum dibekte kahve döğermiş
Bu esnada çıkan ses etrafa gürültü saçtığından onu çok rahatsız edermiş
Ama başka çaresi de yokmuş gürültüsüz kahve hazırlamanın
Diikatinizi çekerim şahsi bir rahatsızlık verme değil görev icabı Dergah mensuplarına hazırladığı kahve için çıkardığı gürültüden rahatsız olan bu muhterem zat;
Vefatına yakın bir vasiyet etmiş
Ben ölürsem beni dergahın girişine mezarım belli olmayacak şekilde gömün demiş
Sebebi ise Ben bu insanları çok rahatsız ettim
Haklarının helal olması için ancak dergaha girerken benim mezarımı çiğneyip geçmeleri ile mümkün olabilir demiş...
Ve gerçekten girişte çoğu insan taban döşemesiyle bir olan ve farkına varılamayan bu mezarı basarak dergaha girerler
Ben de farkına varmadan girdim
Olayı anlatan görevli daha sonra mezarı bize gösterdi
Ancak o zaman fark ettim
Çok utandım ve gözlerşm yaşardı...

Düşünün bir kere böyle bir dergahta görevli bir kahvecinin hassasiyetini....
Kul hakkı anlayışını...
Bu böyleyse diğer muhterem zatları ve de Mübarek Hacı Bektaşi Veli Hazretlerini bir kıyas ediniz...
Ve kendimizi de bunlarla kıyas edelim....
Çoook çalışmamız lazıım çoook...
Allah yar ve yardımcımız olsun

mz_Stranger dedi ki...

Ne kadar güzel bağlamışsınız konuyu mehmetabi...
Nevşehir'e ben maalesef gidemedim ama gideriz bir gün Rabbim izin verirse...
Kahveci Baba.. Allah onların ruhunu yüceltsin.. bizi de onlara layık gelcekler eylesin..
O kadar ince olamasak da birşeyler yapmaya çalışıyoruz en azından..

Çook çalışmamız gerek daha çook...
Hayırla...
Duayla...

Adsız dedi ki...

Dualarına Amin diyorum Kardeşim,
İnşallah Hacı Bektaşı Veliyi de; Hazreti Mevlanayıda birgün ziyaret edersin...
Dualarda dualaşmak duasıyla;
Dua eder dualarınızı beklerim...
Allah yar ve yardımcınız olsun...

mz_Stranger dedi ki...

"Olmasa duanız ne ehemmiyetiniz (ehemmiyetimiz yani) var?"

Amin..

blacklebron dedi ki...

Daha önce okumuş ve gözlerim dolmuştu ..
Herşey bi yana, büyük bir zatın nasıl büyük olduğunu en basit şekilde açıklıyor bu hikaye;
mütevazilik büyüklüğün şanındandır.. Hacı Bektaş-ı Veli ne güzel öğretiyor tek bir cümlesiyle mütevaziliğin önemini ..

Ağla gönlüm

 Sen ağlamaktan vaz geçtin diye oluyor hep bunlar..  Ağla gönlüm.. Ağla ki açsın bahar dalları..  Sen anlatmayınca içindekini; nerden bilece...